Yüksek Müzakere Kurulu (YMK) Cenevre Müzakere Heyeti Başkanı Nasır El-Hariri, Beşşar Esed ve yönetici zümresinin Suriye’deki Siyasi Geçiş Süreci’nde hiçbir rol alamayacağını vurgulayarak, “Suriye’deki terörün tek müsebbibi Beşşar Esed ve rejimidir. Terörle mücadele, terörün kaynağını kurutmadan yapılamaz” dedi.
Anadolu Ajansı’na (AA) bir röportaj veren Hariri, herkesin teröre karşı mücadelenin öncelikli olduğunda hemfikir olduğuna dikkat çekerek, “Suriye halkına yönelik terörün failleri Esed rejimi, İran, Hizbullah terör örgütü ve İran’dan tarafından çeşitli ülkelerden Suriye’ye getirilen terör örgütleridir. Bu örgütlere ek olarak DAEŞ ve el-Kaide terör örgütleri de Suriye halkına karşı terörist faaliyetlerini sürdürüyor” dedi.
Suriye’de teröre karşı yürütülen mücadelenin henüz başarılı olduğunun söylenemeyeceğini ifade eden Hariri, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Teröre karşı mücadele başarıya ulaştı diyemeyiz. Bu mücadelenin başarıya ulaşması için siyasi istikrarın sağlanması gerekmektedir. Siyasi istikrar ise Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararları çerçevesinde ön görülen siyasi geçiş tamamlanmadan sağlanamaz. Hali hazırda rayından çıkmakta olan siyasi geçiş çalışmalarının yeniden yoluna sokulması için sağlam bir uluslararası irade ortaya konmalı ve sürece BMGK kararları çerçevesinde bir takvim belirlenmelidir.”
Röportajda, Uluslararası Toplum ve Birleşmiş Milletler’in (BM), Esed rejimi ve destekçilerini müzakere masasına dönmeye mecbur etmek için yeterli çabayı harcamadığını dile getiren Hariri, “Bu yüzden, Esed rejiminin müzakerelerde taraf olmadığını ve müzakerelere girme konusunda inat ettiğini defalarca söyledik. Esed rejimi, müzakere sonucunda kaybeden taraf olacağını bildiği için bunu yapıyor” şeklinde konuştu.
Hariri, AA’ya verdiği röportajı şu ifadelerle sonlandırdı;
“BM, uluslararası destekçiler olmadan siyasi müzakerelerde mesafe alamamaktadır. Bu destek ancak Rusya-ABD ittifakıyla belki de İran’ın da ittifaka dahil edilmesiyle olur. Çünkü Rusya ve İran, Esed rejimine sahada aktif olarak destek vermektedir. Sahadaki dengeleri değitirecek gerçek bir uluslararası müdahale olmadan ve Esed rejimi müzakere masasına dönmeye mecbur bırakılmadan BM’nin de çözüm çabaları havada kalacaktır.”
