Suriye gazetecilerden oluşan bir grup yayımladıkları bildiriyle, Suriye’nin bölünmesine yönelik her türlü projenin karşısında yer aldıklarını duyurdu. Bildiride Suriye toplumunda hiçbir etnik grup ve mezhep ayrımı güdülmediği ve vatanın bütünlüğünden yana olunduğu vurgulandı.
Toplumun tüm fertlerinin önünde eşit olduğu, etnik ve mezhebi farklılıklarının gözetilmediğini bir hukuk devletinin kurulmasından yana tavır koyduklarını belirten gazeteciler, hangi devlet olursa olsun vesayet rejimlerinin kabul edilemeyeceği ve bağımsız bir Suriye’yi desteklediklerini dile getirdiler.
Bildiride; ‘’Suriye devrimi, tüm halka zulmeden despot Esed rejiminin düşürülmesi ve siyasi değişiklik hedefiyle başlamıştır, Suriye toplumu arasında hoşgörüsüzlük ve fitne eken1961 yılından sonra alınan tüm kararı, Esed rejimin aldığı kararları reddediyoruz. Tüm ekilen fitne fesat maalesef bu zor zamanda ortaya çıktı’’ denildi.
Suriye’nin özgürlüğü için tüm Suriyelilerin birlikte mücadele verdiğini ve bu mücadelenin hiçbir grup, parti ve ya da tarafın tekelinde olmadığı vurgulanan bildiride, ‘’Aynı şekilde hiçbir parti ya da grubun Suriye’de yaşanan krizden çıkar sağlayarak kanton ya da devletçik kurmaya hakkı yoktur!’’ ifadelerine yer verildi.
Birlik, barış ve toprak bütünlüğüne bağlılık vurgusu yapılan bildiride, her ne şekil ve ad altında olursa olsun bölünmenin karşısında yer alındığı belirtildi. Gazeteciler yayımladıkları bildiride uluslararası topluma da çağrı da bulundu. Yapılan çağrıda, omuz omuza veren Suriyelilere, Suriye’nin bölünmesi için çalışan IŞİD ve Esed rejiminin sebep olduğu toplumdaki hoşgörüsüzlük, etnik, mezhebi çatışmaların önünün alınması adına yardım edilmesi istendi.
Bildiride IŞİD’in Suriye’de hiçbir milleti temsil etmeyen sadece bir suç örgütü olduğu belirtilerek, bölgedeki demografik yapının değişmesi hedefiyle sivilleri süren diğer grupların da IŞİD’den hiçbir farkının olmadığı ifade edildi.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) daha önce yaptığı bir çok açıklamada, SMDK’nın kesin bir şekilde Suriye halkının iradesine zarar vererek Suriye’nin toprak ve halk bütünlüğünü tehdit eden her türlü görüş, pazarlık ve girişimin karşısında olduğunu belirtmişti.
SMDK, hiç kimseye Suriyelilerin despot ve suç rejimini düşürmek için verdiği mücadeleyi fırsat bilerek, Suriye’nin bölünmesine yönelik planlarını uygulama fırsatı verilmeyeceğini vurgulamış, bu durumun devrimin ilkeleriyle çeliştiği gibi, halkın demokratik, sivil, özgür ve herkesin hiçbir ölçüte bakılmaksızın eşit vatandaşlık ilkesince hukukun önünde eşit olduğu bir devlet kurma talebine de karşı olduğu ifade edilmişti.
SMDK ve devrimci grupların, ne ad altında olursa olsun Suriye’nin birliğine zarar veren tüm girişimlere karşı olduğu belirtilen açıklamalarda, Suriyelilerin birbirine kenetlenmesinden övgüyle söz edilmiş, ‘’ Asil ve kültürel zenginliğe sahip Suriye halkının birbirine bağlılığı övgüyü layıktır. SMDK’nın, halkın tüm bu bölücülük girişimlerine, Suriye’nin kalkınmasını, toprak ve halk bütünlüğünü ilke edinen devrimi hedefinden saptırmaya çalışan tüm girişimler karşısında halka inancı ve güveni tamdır’’ ifadelerine yer verilmişti.
