Halep’teki sivil savunma ekiplerinden birinde görevli İsmail Abdullah dün Aljazeera kanalında yayımlanan bir programda Esed rejiminin Suriye’nin bir çok kentini varil bombalarıyla vurduğunu, saldırılarında özellikle sivilleri hedef aldığını söyledi. Abdullah, Halep’te yaşayanların da sabah akşam varil bombalarıyla vurulduğunu ifade etti.
Esed’in Halep’e yönelik yürüttüğü operasyonlarda sivil yerleşim birimlerini, okulları, mescid ve çarşıları varil bombalarıyla hedef aldığını belirten Abdullah, saldırılar nedeniyle çocuk, kadın, yaşlı bir çok sivilin hayatını kaybettiğini, kentte yaşayanların ise sürekli korku halinde hayatlarını sürdürdüğünü söyledi. Abdullah, ancak Halep ve Suriye’nin, direnişin ruhunu çalmaya çalışan Esed’e boyun eğmeyeceğini dile getirdi
Halep’teki sivillerin varil bombalarına rağmen yerin altındaki sığınaklarda yaşamayı reddettiğini belirten Abdullah, hayatlarını normal bir şekilde sürdüren insanların adeta rejime karşı psikolojik bir duruşu sergilediğini ifade etti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Nedim Huri de konuya ilişkin yaptığı açıklamada, HRW’nin şuana kadar Esed rejiminin Dera, Doğu Guta ve İdlib’te rejim tarafından varil bombalarıyla gerçekleştirilen onlarca saldırıyı kayıt altına aldığını belirterek, rejimin elinden çıkan tüm bölgeleri varil bombalarıyla hedef aldığını dile getirdi.
Huri, Halep’e yönelik varil bombalarıyla yapılan yoğun saldırılar nedeniyle bir çok insanın İdlib’e göç etmek zorunda kaldığının da altını çizdi.
Suriye halkına karşı gerçekleştirilen bu saldırılar karşısında uluslararası toplumun takındığı tavrı eleştiren huri, bu ölümlerden ikinci derecede Rusya ve Çin’in sorumlu olduğunu, ancak Suriye’deki sivillerin himayesi için ciddi bir uluslararası çabanın bulunmadığını söyledi. Huri uluslararası toplumun saldırıların durması için Esed rejimine baskı yapılması gerektiğini ifade etti.
HRW örgütünden bir yetkili, saldırılarında varil bombası kullanan rejime baskı oluşturmak için Esed’in helikopterlerine parça verilmemesi ve bunun önünün tıkanması önersinde bulunmuştu.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Esed rejiminin katliamlarını sürdürdüğüne dikkati çekerek, sivillerin himayesi için acilen güvenli bölge oluşturulması gerektiğini yineleyerek, bunun sivillerin korunmasında kesin çözüm olarak uluslar arası toplumun sorumluluğunda olduğunu ifade etti. Koalisyon, aynı zamanda kendi halkını katleden rejimden tüm uluslararası tanınmaların düşürülmesi gerektiğini savunurken, rejimin uluslar arası toplumun acziyetine bu kadar güvenmese bu çirkin katliamları yapamayacağını belirtti.
Rejimin, peş peşe zaferler kazanan devrimciler karşısında aldığı yenilginin acısını sivillerden çıkarmaya çalıştığını ve bunun bir zayıflık göstergesi olduğunu dile getiren koalisyon, rejimin savaşın idaresini kaybettiğini, bu yüzden sadece sivil hedeflere saldırarak, saldırılarında zehirli gazlar ve varil bombaları gibi yasaklı silahları kullandığını vurguladı.