Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), Arap Birliği ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne İran’ın Suriye’deki askeri varlığı sorununa ciddiyetle yaklaşılması çağrısını yineledi. Çağrıda, Esed güçlerine destek veren İranlı terörist milislerin Suriye’nin Dera, Halep kırsalları, Kalamun ve Doğu Guta’da savaştığı vurgulandı.
SMDK, Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Ahmed Bin Hali’nin, başta İran tehdidine karşı bölgede Arap milli güvenliğini sağlayacak, ortak bir Arap kuvveti oluşturulması önerisini ise memnuniyetle karşıladığını açıkladı. SMDK, 28 Mart’ta yapılması planlanan Arap Birliği zirvesinde İran’ın Suriye müdahalesinin ele alınacağına kesin gözüyle baktıklarını ifade etti.
Konuya ilişkin açıklama yapan SMDK Resmi Sözcüsü Salim Muslat, SMDK’nın daha önce BMGK ve Arap Birliği’nden İran müdahalesine karşın bir toplantı yapılması talep ettiğini ve İran’ın Suriye’de işlediği hak ihlallerine bir son verilmesini istediğini belirtti.
Suriye devrimini temsil eden siyasi güçlerin, en başından beri Arap Birliği’nin Suriye konusunda etkin bir rol üstlenmesini istediğini söyleyen Muslat, Arap Birliği’nden olaylar karşısında gerçek yerine doldurmasının önemine dikkati çekti.
Muslat, SMDK’nın Suriye devrimini temsil eden siyasi güçlerin taleplerine bağlı kalarak Arap Birliği’ne acil toplantı çağrısında bulunduğunu ve toplantıda Suriye’yi, Suriye halkını ve Suriye’nin geleceğini kurtaracak kesin kararlan alınması yönündeki talebini hatırlattı.
Muslat; ‘’İşte bugün bir kez daha katil Esed rejimine destek veren İran rejiminin müdahalesine ciddiyetle yaklaşılması gerektiğini vurguluyoruz’’ dedi.
İran’ın Suriye’ye yönelik sürdürdüğü askeri müdahalenin tüm bölgeyi tehdit ettiğini dile getiren Muslat,
‘’ İran’ın nüfuzu bugün Arap bölgelerinde yayılmaktadır. İran kendi istibdad rejiminin çıkarlarını korumak ve kendi projelerini gerçekleştirebilmek için dini söylemlerle hareket ediyor. Bölgede ayrılıklara neden oluyor. Milis güçler ve kantonlar, ulusal ve milli proje olmaktan tamamen uzaktır. Irak’tan Lübnan’a, Suriye’den Yemen’e kadar İran’ın projesi ortadadır. Bu projeye karşı ancak Arapların ortak çıkarlarını koruyan ve milli güvenliği sağlayan Milli Arap bir proje ile karşı koyulabilir’’ ifadelerini kullandı.