Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkan Yardımcısı Nura el-Emir, dünya ülkelerini Suriyeli kadınlara karşı sorumluluk almaya çağırdı.
Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günümünasebetiyle bir açıklama yapan el-Emir, ”Uluslararası kamuoyu her türlü şiddete maruz kalan Suriyeli kadınları görmezden gelmemeli” uyarsında bulundu. Kadınların toplumsal değişimin en temel ve en önemli parçası olduğuna dikkati çeken el-Emir, ” Suriyeli kadınlar yıllardır Esed’in tekelinde tuttuğu siyaset meydanlarında var olmak istediler, ancak önlerine seçim sandıkları koyulması gerekirken Esed’in o yakıcı varil bombalarıyla adeta recmedildiler! Bu, kadınların devrimde üstlendikleri etkin rolün intikamıydı. Suriyeli kadınlar, toplumda hakları olan rolü üstlenmek ve siyasi toplumun bir gerçeği olarak kabul görmek istiyordu. En azından insani gerçekliğin bir parçası olarak kabul edilip ayrımcılığa tabi tutulmamalıydılar!’’ ifadelerini kullandı.
El-Emir sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’Sorun sadece Esed’in kadınlara karşı işlediği recm cinayeti ile sınırlı değil! Bundan da acısı insanlığın ne olursa olsun hiç bir zaman affetmeyeceği bu cinayetlere uluslararası toplumun sessiz kalması. Bir tek Esed, kadınlara karşı her türlü şiddeti uygulamasına rağmen, ne dünya ülkeleri ne insan hakları örgütleri ne de Birleşmiş Milletler ona karşı bir şey yapmış değil. Uluslararası insan hakları bildirgesine karşı sınırsız bir cüretkarlık gösteren Esed cezasız kaldı.’’
Esed’e karşı ceza kanunun uygulanması gerektiğini ifade eden el-Emir;
‘’Bu gün artık Suriyeli Kadınların, Esed’in ve IŞİD’in kendileri hakkında gerçekleştirdiği katliam ve insanlık dışı uygulamalarını sadece izlemekle yetinen Uluslararası hukuka inancı kalmamıştır. Uluslararası hukuku, sadece kadınlarla sınırlamayı da doğru bulmuyoruz, tüm işlenen suçlara karşı ceza hukuku uygulamaya koyulmalı.
Eğer tüm bunlara rağmen ceza hukuku uygulanmazsa işlenen suçlara karşı kendi etkinliğini yitirir ve şuan olduğu gibi Suriyeli kadınları ve dahası Suriye toplumunu tek bir vetonun merhametine bırakır. Dolayısıyla BM Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Hukuku işlemez hale getiren Esed’in müttefiklerine baskı kurulmalı.’’ çağrısında bulundu.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkan yardımcısı el-Emir daha önce de basına yaptığı açıklamada Suriye’de kadınlara sadece kadın oldukları için değil toplumun bir parçası olduğu için yardım edilmesi gerektiğini söylemişti.
Suriye’de uygulanan ayrımcılığın her türlüsüne karşı çıktıklarına vurgu yapan el-Emir ancak ayrımcılıktan en çok kadınların zarar gördüğünü ifade etmişti.
Suriye İnsan Hakları Örgütü ise yayımladığı raporda devrimin başlangıcından bu yana Esed güçleri tarafından 15.347 kadının öldürüldüğü bunların 4.194’ünün çocuk yaşta olduğunu duyurmuştu.
IŞİD’in 81 kadını, diğer terörist grupların ise toplam 255 kadını öldürdüğü bilgisi verilen raporda katledilen kadınların her birinin isim, fotoğraf ve video görüntüleri ile belgelendiği, katliamların rastgele yapılan bombardıman, füze saldırısı, misket ve varil bombaları, zehirli gaz ve bıçakla boğazlanarak işlendiği belirtilmişti.
SNHR nin kayıt altına aldığı bilgilere göre devrimin başlangıcından bu yana 6500 kadın tutuklandı. Bunların 200’ünü 18 yaş altı kızlar oluşturuyor. Esed rejimi tarafından gerçekleştirilen tutuklamaların yüzde 99 u ise hiç bir hukuksal gerekçe gösterilmeden yapıldığı belirtiliyor. Raporda ne ile suçlandıklarını dahi bilinmeyen kadınların nerede tutuldukları bilgisinin gizlendiği, avukat tutmalarının yasak olduğu ve vahşi işkenceye maruz kaldıkları ifade ediliyor.