SMDK Suriyeli mültecilere yönelik yükselen tehlikeye karşı uyardı

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Mülteci İşleri Topluluğu Koordinatörü Ahmed Bakkora, Suriyeli mültecilere yönelik Lübnan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Irak’ta artan ayrımcılık ve zorla geri gönderme girişimlerinden büyük endişe duyduklarını söyledi. Bakkora, ilgili ülkeler ile Birleşmiş Milletler’e (BM) duruma acilen müdahale etme çağrısı yaptı.

Konuya ilişkin bugün özel bir açıklama yapan Bakkora, Lübnan ve GKRY’de Suriye’nin “güvenli ülke” ilan edilerek mültecilerin ikametlerini iptal girişimlerinin endişe yarattığını belirterek “Güvenlik, siyasi bir kavram değil mevcut haliyle Suriye’ye asla uygulanamayacak bir ölçüttür. Suriye’deki durum, mültecilerin güvenli ve gönüllü geri dönmesine imkan tanıyacak ölçütlere kesinlikle uymamaktadır” dedi.

Açıklamasında, Lübnan’a sığınmış Velid Ali Abdulbaki adındaki bir Suriyeli gencin uğradığı ölümcül saldırının mültecilere yönelecek yeni tehditlere yeşil ışık yaktığını belirten Bakkora, “Abdulbaki, uğradığı saldırıya rağmen tedavi konusunda ihmallere maruz kaldığı için yaşamını yitirdi. Bu durum Lübnan’daki Suriyeli mültecilere sağlanan himayenin gözden geçirilmesini zorunlu kılıyor” ifadelerini kullandı. 

Bakkora, Suriyeli mültecilerin Irak’ta da benzer tehlikelere maruz kaldığını dile getirdiği açıklamasında, Irak’ta da Suriyeli mültecilerin güvenliklerinin tehlikeye gireceği bir yere zorla geri gönderilme tehdidi ile yüz yüze kaldığını vurguladı. 

Açıklamasının devamında söz konusu ülkeler ile uluslararası kurumlara mültecilerin korunması ve haklarına saygı gösterilmesi uyarısını yinelen Bakkora, “SMDK olarak, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin Suriyelilerin ancak istedikleri zaman gönüllü olarak geri dönebileceği şeklindeki ilkesel kararını destekliyoruz. Mültecilerin geri dönmesi ancak güvenlik ve onurlarının garanti altına alınacağı bir ortamda kendi istekleriyle olabilir” diye konuştu.

Bakkora, açıklamasında son olarak uluslararası kanunlara ve insan haklarına saygı duyulması ve Suriye’de 2254 sayılı BMGK kararı çerçevesinde bir siyasi çözümün hayata geçirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.