Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Dış İlişkiler Dairesi, bugün, SMDK’nın İstanbul’daki merkezinde, Suriye’nin Dost Ülkeleri (ISSG) temsilcileri ile bir araya geldi. Toplantıda, Suriye’deki son saha ve siyasi durum ele alındı.
SMDK Başkanı Abdurrahman Mustafa, toplantı esnasında yaptığı konuşmada, Suriyeli mültecilerin sığındıkları kampta kötü kış koşulları ve fırtınalar nedeniyle mağduriyetler yaşadığını söyledi. Suriye içinde ve dışında ülke nüfusunun yarısı kadar mülteci bulunduğuna işaret ederek, bu mültecilere en kısa zamanda gerekli yardımların yapılmasını umduğunu vurguladı.
Konuşmasında, Esed rejiminin ilk günden sorunu askeri yollarla çözmekte ısrar ettiğini belirten SMDK Başkanı, “Esed rejimi Suriye’deki kontrolünü yitirdi. Kontrolü altındaki bölgelere bile sosyal hizmet sağlayamaz halde” dedi.
Mustafa, Esed rejiminin Suriye halkına karşı tarih boyunca unutulmayacak savaş suçları işlediğine değindiği konuşmasında, bütün bu suçlardan sonra bazı ülkelerin Esed rejimi ile normalleşme çabalarının sadece rejime meşruiyet kazandırma çabası olduğunu sözlerine ekledi.
Konuşmasında, Suriye’deki siyasi gelişmelere de değinen Mustafa, “Eski BM Suriye Özel Temsilcisi dönemindeki durgunluktan sonra yeni Özel Temsilci Geir Pedersen ile çalışacak olmaktan dolayı iyimseriz” diyerek, Pedersen’in siyasi çözüme dair olumlu açıklamaları olduğunu dile getirdi.
Abdurrahman Mustafa, başta BMGK’nın 2254 sayılı kararı olmak üzere Suriye’ye ilişkin uluslararası kararların önemine vurgu yaptığı konuşmasında, bu kararların siyasi çözümün temelini oluşturması ve süreç içinde Suriye’de güvenli iklimin sağlanması gerektiğini ifade etti.
Konuşmasında, uluslararası toplumdan BM kararlarının uygulanması ve somut adımlarla siyasi çözüme doğru bir yöneliş beklentisi içinde olduğunu söyleyen Mustafa, Anayasa komitesinin kurulmasına dair adımlar atılmasını talep ederek, “Komite uluslararası ölçütlere göre oluşturulmalı. Güvenilir ve kapsayıcı olmalı. Ayrıca Suriye’de kapsamlı bir siyasi çözümün ilk adımı olmalı” şeklinde konuştu.
“Uluslararası kararlar uygulanmadan İran’ın Suriye’den atılması mümkün değil” ifadelerini kullanan Mustafa, sözlerini, “Terör örgütleri Esed rejimi ve İran’ın desteğiyle Suriye’de alan buldu. Esed rejimi var oldukça terörle mücadelede ya da İran’ın Suriye’den çıkarılmasında başarılı olamayız. Siyasi çözüm mutlaka olmalı” cümleleriyle sürdürdü.
Bazı Arap ülkelerinin Esed rejimi ile ilişkilerini normalleştirme yoluna gittiğini hatırlatan Mustafa, bu durumun BM gözetiminde Cenevre bildirgesi ve uluslararası kararlar çerçevesindeki siyasi çözüm sürecine zarar verdiğinin altını çizdi.
Konuşmasında, Suriye’nin kuzeyinde ikame edilmek istenen güvenli bölgeye dair görüşlerini aktaran SMDK Başkanı, Türkiye ve ABD arasında Menbiç’te yakalanan uyumun Fırat’ın doğusunda da devam etmesi gerektiğini belirterek, “Güvenli bölge, mültecinin dönüşü için olumlu bir adım olacaktır. Mültecilerin ülkelerine dönmesini bir gereklilik olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
SMDK’nın PYD, DEAŞ, el-Kaide, PKK ve İran’a bağlı milisler gibi terör örgütlerine yönelik tavrının net olduğuna vurgu yapan Mustafa, ABD’nin Suriye’den çekilmesi esnasında oluşacak boşluğun terör örgütleri tarafından doldurulmaması için Ankara ve Washington’un koordineli hareket etmesinin önemine dikkat çekti.
ISSG yetkilileri ile yapılan toplantıya, Suriye Müzakere Heyeti Başkanı Nasr el-Hariri de video konferans aracılığıyla katıldı. Hariri, yaptığı konuşmada, Suriye’deki siyasi sürecin Rusya’nın kendi ajandasına uydurma girişimlerinden sonra bir kez daha BM’nin kontrolüne döndüğüne dikkat çekti.
Konuşmasında, siyasi çözümün Cenevre bildirgesi ve 2254 sayılı uluslararası kararın tam olarak uygulanmasıyla mümkün olacağını ifade eden Hariri, “Anayasa komitesinin oluşturulmasında iki temel aktör var. Bunlar; tutukluların serbest bırakılması ve bombardımanların durdurulmasıyla güven ortamı inşa etmek ve mültecilerin dönüşü için güvenli bir iklim oluşturmaktır” dedi.